
Fransız UCM Üyesi Guillou, Le Monde gazetesine verdiği röportajda, ABD'nin uyguladığı yaptırımların günlük hayatına etkisini ele aldı.
Guillou, ABD yaptırım mekanizmasının başlangıçta insan hakları ihlallerini ele almak, terörizmle ve uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele için oluşturulduğunu hatırlattı.
Halihazırda ABD'nin yaptırım listesinde yaklaşık 15 bin kişinin bulunduğunu kaydeden Guillou, bu listede UCM'nin 9 üyesinin de yer aldığını belirtti.
Kendisinin yaptırım listesinde olmasının günlük hayatının her alanını olumsuz etkilediğini dile getiren Guillou, "(Yaptırımlar) Herhangi bir ABD'li kişi veya kuruluşun, bireyin veya şirketin ve bunların yurt dışındaki iştiraklerinin bana hizmet sağlamasını yasaklıyor." dedi.
Amazon, Airbnb, PayPal gibi şirketlerdeki hesaplarının kapatıldığını ve bankalarda da dolar birimiyle yapılan tüm işlemlerinin kısıtlandığını, American Express, Visa, Mastercard gibi Amerikan ödeme sistemlerinin de iptal edildiğini belirten Guillou, "Bir günde kendinizi banka kartsız buluyorsunuz." diye konuştu.
Guillou, 20 yılı aşkın süredir mesleğini yaptığını ve UCM'nin kurucu anlaşması ile kabul edilen yasaların uygulanması için çalıştığını kaydederek, "Pusulam bu, bir yargıç olarak adaleti sağlamanın her zaman kolay olmadığını bilirsiniz ama bu saldırılar karşısında UCM yargıçları ve savcıları direniyor ve direnişlerini sürdürmeye devam edecekler." ifadesini kullandı.
ABD yaptırımlarının etkisinin büyük ölçüde UCM'ye üye devletlerin seferberliğine bağlı olacağına dikkati çeken Guillou, "UCM için bir dönüm noktası, (hukukun) gerçek savunucuları kimler? Barbarlık karşısında insani değerleri savunma cesaretine kim sahip? Tam da bahsettiğimiz şey bu." değerlendirmesinde bulundu.
Guillou, ABD yaptırımları dahil Avrupalılara üçüncü ülkeler tarafından uygulanan yaptırımların etkisini azaltmak için Avrupa Birliği'nin (AB) koruma mekanizmalarını işletebileceğini söyledi.
AB'nin özellikle dijital ve bankacılık konularında daha fazla egemenliğe ihtiyaç duyduğunu dile getiren Guillou, bunlar ve askeri gibi bazı alanlarda egemenlik kurmadan "hukukun üstünlüğünün garanti edilemeyeceğini" vurguladı.
ABD yönetimi 20 Ağustos'ta Guillou'nun da aralarında bulunduğu UCM üyesi bazı yargıç ve savcı yardımcılarını "İsrail aleyhindeki tutumları" nedeniyle yaptırım listesine aldığını açıklamıştı. UCM, ABD'nin bu kararını "bağımsız adalet kurumuna yönelik açık saldırı" olarak nitelendirmişti.































Yorum Yazın