Snapback mekanizması nedir ve İran’a karşı hangi yaptırımları yeniden getirebilir?
GÜNDEMSnapback mekanizması nedir ve İran’a karşı hangi yaptırımları yeniden getirebilir?
İran ile Batı arasında şu ana kadar nükleer anlaşma sağlanamaması üzerine 2015'teki nükleer anlaşmanın Avrupalı taraflarından İngiltere, Fransa ve Almanya, Tahran'a yaptırımları geri getirebilme imkanına sahip "snapback mekanizmasını" devreye soktu.
İran ile Batı arasında şu ana kadar nükleer anlaşma sağlanamaması üzerine 2015'teki nükleer anlaşmanın Avrupalı taraflarından İngiltere, Fransa ve Almanya, Tahran'a Birleşmiş Milletler (BM) yaptırımlarını otomatik olarak geri getirebilme imkanına sahip "snapback mekanizmasını" devreye soktu; bu mekanizma, yaptırımların 30 gün içinde yeniden uygulanmasını sağlıyor.
İran’da “tetik mekanizması” olarak adlandırılan "snapback" 2015’teki nükleer anlaşmayı destekleyen 2231 sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararında yer alan özel bir madde.
Bu maddeye göre, anlaşmaya taraf herhangi bir devlet, İran’ın yükümlülüklerini ciddi şekilde ihlal ettiğini düşünürse, konuyu BMGK’ye taşıyabiliyor. Böylece 30 gün içinde gerekli prosedürler tamamlanırsa, daha önce kaldırılan BM yaptırımları otomatik olarak yeniden yürürlüğe girebiliyor.
Söz konusu maddenin süresi 18 Ekim 2025’te sona erecek. Avrupa ülkeleri, İran’ın nükleer programına çözüm bulunamaması durumunda mekanizmayı ağustos sonuna kadar işleteceklerini duyurdu. Bu da son tarih uzatılmazsa zaman açısından çözüm için kısıtlı bir pencere bırakıyor.
İran'ın nükleer meselesine çözüm getiren 2015'teki nükleer anlaşma
İran ile BMGK’nin 5 daimi üyesi (ABD, Rusya, Çin, Fransa, İngiltere) ile Almanya arasında 14 Temmuz 2015’te nükleer anlaşma olarak adlandırılan Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) imzalandı. Anlaşma kapsamında İran, uranyum zenginleştirme faaliyetlerini sınırlandırmayı ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ile tam işbirliği yapmayı kabul etti.
Buna karşılık, İran’a nükleer programı nedeniyle uygulanan BM ve Avrupa Birliği yaptırımları, 16 Ocak 2016'da anlaşmanın BMGK onayıyla yürürlüğe girmesiyle kaldırıldı ancak İran'ın sözleşmeye uymaması halinde tüm yaptırımları yeniden uygulamaya izin veren bir madde, yani snapback mekanizması, anlaşmaya eklendi.
ABD, Trump'ın ilk döneminde anlaşmadan tek taraflı çekilerek yaptırımları geri getirdi
ABD Başkanı Donald Trump, 2018 yılında, ilk başkanlık döneminde ülkesini tek taraflı olarak anlaşmadan çekti ve ardından İran’a yönelik ağır ekonomik yaptırımları yeniden yürürlüğe koydu. Avrupa ülkeleri, ABD’nin kararını desteklemediklerini açıklasalar da bu yaptırımların etkisini ortadan kaldıracak adımlar atmadı.
Bunun ardından İran, bir yıl sonra anlaşmadaki taahhütlerini aşamalı olarak durdurmaya başladı. 2020 yılından itibaren yüksek düzeyli uranyum zenginleştiren Tahran yönetimi, zenginleştirme oranını anlaşmada belirlenen yüzde 3,67’den yüzde 60’a kadar çıkardı.
İran ise bu süreçte ilgili yaptırımların kaldırılması halinde nükleer faaliyetlerini yeniden anlaşmayla uyumlu hale getireceğini sık sık açıkladı.
İran ile yeniden başlayan nükleer müzakereler başarısız oldu
Eski ABD Başkanı Joe Biden döneminde görüşmeler yeniden başladı ancak sonuç alınamadı. Bunun ardından İran, E3 ile Aralık 2024'te dışişleri bakan yardımcıları düzeyinde nükleer görüşmelere yeniden başladı ancak görüşmeler yine sonuçsuz kaldı.
Daha sonra ABD Başkanı Trump'ın İran ile doğrudan nükleer müzakere çağrısında bulunan bir mektubu martta İran lideri Ali Hamaney'e göndermesi üzerine ABD ile İran nisanda Umman aracılığında dolaylı nükleer görüşmelere başladı. Taraflar Maskat ve Roma'da 5 tur görüşme gerçekleştirdi.
Taraflar ilk aşamalarda olumlu açıklamalar yaptı. Daha sonra teknik konulara geçildikçe ABD'nin İran'a "uranyum zenginleştirme faaliyetlerini tamamen durdur" talebi İran'da kabul görmedi ancak görüşmeler tamamen kesilmedi.
İsrail'in İran'a saldırıları müzakere sürecini ortadan kaldırdı
İran ile ABD'nin, Tahran'ın kabul etmediği talepleri nedeniyle bir süre durdurulan görüşmelerin, 15 Haziran'da Maskat'ta yeniden başlaması kararlaştırıldı ancak müzakere tarihinden iki gün önce İsrail, İran'a saldırılar başlattı. İran-İsrail arasında 12 gün süren savaşa yol açan bu saldırılar sırasında da ABD, 22 Haziran'da İran'ın nükleer tesislerini bombaladı. Bu gelişmeler, müzakere sürecini ortadan kaldırdı ve İran, UAEA ile işbirliğini askıya alan yasa çıkardı.
Saldırıların ardından Trump, İran'a tekrar müzakere çağrısında bulunsa da İran şu ana kadar bu çağrıyı kabul etmedi.
Avrupa’dan snapback tehdidi ve Tahran’ın yanıtı
Bu süreçte İngiltere, Fransa ve Almanya ise nükleer meseleye Batı'nın istediği çözüm bulunmazsa ağustos sonuna kadar mekanizmayı işleteceklerini bildirdi ve İran'a yeniden müzakere çağrısında bulundu. İran da çağrıyı kabul etti ve 25 Temmuz'da İstanbul'da daha sonra 26 Ağustos'ta da Cenevre'de Avrupalı temsilcilerle görüşmeler yapıldı ancak çözüm üretilemedi.
İran, mekanizmanın işletilmesine dair Avrupa ülkelerinin hukuki dayanağının bulunmadığını savunuyor. Tahran, ABD’nin 2018’de anlaşmadan çekilmesinin ardından Avrupa ülkelerinin yükümlülüklerini yerine getirmediğini ve dolayısıyla anlaşmadaki “katılımcı” statülerini kaybettikleri tezini dile getiriyor. Bu bağlamda, Avrupa ülkelerinin BMGK’de bu süreci başlatma konusunda hem hukuki hem de etik yetkiye sahip olmadığını ifade ediyor.
Buna karşın ABD'nin çekilmesinden sonra anlaşmayı uygulamayan hatta İran'a çeşitli yaptırımlar getiren Avrupa tarafı, kağıt üzerinde anlaşmadan çekilmedikleri için 2231 sayılı kararın kendilerine mekanizmayı işletme hakkını verdiğini savunuyor.
BM yaptırımları nasıl geri getirilir?
2231 sayılı BMGK kararına göre, anlaşmaya "katılan" herhangi bir devlet, İran'ın anlaşmaya önemli ölçüde uymadığını düşünmesi halinde Güvenlik Konseyi'ne şikayette bulunabiliyor. Konu BMGK'ye ulaştığında, 30 günlük bir süreç başlayacak.
Bu sürede BMGK'nin İran'a yönelik yaptırımların kaldırılmasının devamı için yeni bir karar alması gerekecek. Bu kararın da BMGK daimi üyeleri Rusya, Çin, ABD, Fransa ve İngiltere tarafından veto edilmemesi gerekiyor.
Bu karar zamanında kabul edilmezse, 2015'teki anlaşma kapsamında kaldırılan BM yaptırımları otomatik olarak yeniden yürürlüğe girecek. Konseyde başka bir oylamaya gerek duyulmuyor.
Hangi BM yaptırımları geri dönebilir?
Mekanizmanın devreye girmesiyle 2006-2010 arasında İran'a karşı çıkarılan 1696, 1737, 1747, 1803, 1835 ve 1929 sayılı kararlar yeniden geçerlilik kazanacak.
Bu durumda geri getirilecek yaptırımlar arasında silah ambargosunun yeniden yürürlüğe girmesi, İran’ın nükleer başlık taşıma kapasitesine sahip füze geliştirmesinin yasaklanması ve yüzlerce kişi ile kuruluşa yönelik mali ve seyahat kısıtlamaları yer alıyor. 2020 yılında süresi dolan silah ambargosu da bu kapsamda yeniden yürürlüğe giriyor.
En kritik yaptırım ise 1929 sayılı BMGK kararı. Bu karar, BM üyesi ülkelere İran’a ve İran’dan yapılan tüm sevkiyatları denetleme ve gerekli durumlarda el koyma yetkisi veriyor. Bu da İran’ın deniz ticaretinde kullandığı gemilere yönelik müdahaleleri mümkün hale getiriyor.
İlginizi Çekebilir