© Ekonomim

Hububat ve bakliyat ihracatında arttış

Türkiye'den yılın 9 ayında 219 ülke ve serbest bölgeye 9 milyar 48 milyon 108 bin dolarlık hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri ihracatı gerçekleştirildi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerinden derlediği bilgiye göre, hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörü, ocak-eylül döneminde 219 ülke ve serbest bölgeye 8 milyon 582 bin 605 ton ürün sattı.

Bu ihracat karşılığında 9 milyar 48 milyon 108 bin dolar gelir elde eden sektör temsilcileri, geçen yılın aynı dönemine göre ihracatını değer bazında yüzde 4,2 artırdı.

Çikolata ve kakao ürünleri zirvede

En çok ihraç edilen ürün, 971 milyon 696 bin dolarla çikolata ve kakao içeren ürünler olurken, onu sırasıyla 790 milyon 420 bin dolarlık ayçiçek tohumu, 723 milyon 308 bin dolarla tatlı, bisküvi ve gofret ürünleri takip etti.

Çikolata ve kakao içeren ürünlerin ihracatı miktarda yüzde 6,2, gelirde ise yüzde 61,7 arttı.

En fazla ihracat Orta Doğu ülkelerine yapıldı

En fazla ihracat, 2 milyar 929 milyon 44 bin dolarla Orta Doğu ülkelerine yapıldı. İkinci sırada 2 milyar 134 milyon 304 bin dolarla Afrika, üçüncü sırada ise 1 milyar 242 milyon 104 bin dolarla Avrupa ülkeleri yer aldı.

Irak, 1 milyar 302 milyon 104 bin dolarla en çok ihracat yapılan ülke oldu. Bu ülkeyi 647 milyon 934 bin dolarla ABD, 495 milyon 427 bin dolarla Suriye izledi.

İhracat, geçen yılın aynı dönemine göre ABD'ye yüzde 38,8, Suriye'ye ise yüzde 34,6 arttı.

"Fiyat istikrarı korunuyor"

TİM Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu, AA muhabirine, sektörün hem iç piyasada fiyat istikrarını koruyan hem de dış pazarlarda Türkiye'nin rekabet gücünü yükselten stratejik bir rol üstlendiğini belirtti.

Gıda sektöründe istihdam, satın alma hacmi ve stoklardaki yükselişin sürdüğünü vurgulayan Tiryakioğlu, şunları kaydetti:

"Bu alanda kritik ürünlerin yer aldığı hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar tarafında fiyat istikrarı korunuyor. Bu tablo, üretim kapasitemizin yanı sıra güçlü lojistik ağlarımız ve planlı arz yönetimimizin bir yansıması. Türkiye'nin gıda sanayisi bugün yalnızca üretim hacmiyle değil, kalite, güvenilirlik ve sürdürülebilir tedarik kabiliyetiyle de bölgesinde örnek gösteriliyor. İhracat birim fiyatlarındaki artış da sektörümüzün yüksek katma değer üretme gücünün bir yansıması."

Tiryakioğlu, tarımsal üretimin desteklenmesinin sanayici ve ihracatçıların bilgi, analiz ve sermaye birikimiyle birleştiğinde hem iç piyasa istikrarına hem de küresel rekabetçiliğe kalıcı katkı sağlayacağını, bunun da gıda sektöründe uzun vadeli büyüme vizyonunu güçlendireceğini kaydetti.

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER