© Ekonomim

Ekonominin Yüzü: Çalışan, Kadın ve Vergi

Ekonomim Yazarı F. Alper Gültepe "Çalışanların enflasyon karşısındaki durumu, vergi rekortmenleri listesinde kadınların görünürlüğü ve 2024’ün zirvesine yerleşen isim: Selçuk Bayraktar." kaleme aldı.

 

Türkiye’nin gündeminde üç önemli başlık var:

Çalışanların enflasyon karşısındaki durumu, vergi rekortmenleri listesinde kadınların görünürlüğü ve 2024’ün zirvesine yerleşen isim: Selçuk Bayraktar.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, 8. Dönem Kamu Toplu Sözleşmesi görüşmeleri sürerken, “hiçbir çalışanımızı enflasyona ezdirmeyeceğiz” dedi. Masada 1200’e yakın talep var, sendikalarla müzakereler devam ediyor. Söylem güçlü ama sahadaki gerçek, çarşı pazardaki fiyatlarla çalışanların maaşları arasındaki dengeyi tartışmalı kılıyor. Kâğıt üzerindeki oranlarla, vatandaşın cebindeki his aynı değil. Asıl sınav, bu sözlerin hayata nasıl yansıyacağı olacak.

Vergi rekortmenleri listesi ise başka bir hikâye anlatıyor.

2020-2024 döneminde üç kadın ismin öne çıkması, Türkiye ekonomisinde kadınların artan rolünü gösteriyor.

İpek Kıraç üç kez, Gülden Kanatlı Derbil ve Ceyda Lale Tara ise ikişer kez listede yer aldı. Bu tablo umut verici ama kalıcı mı? Son listede sadece bir kadın mükellefin bulunması, kadın girişimcilerin ve üst düzey yöneticilerin önünde hâlâ büyük engeller olduğunu gösteriyor. Kadınların iş dünyasında süreklilik kazanması için, finansmana erişimden yönetim kademelerine kadar daha fazla destek şart.

Ve gelelim 2024’ün zirvesine:

Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, en fazla gelir vergisi ödeyen isim oldu. Savunma sanayinde elde ettiği başarı, şimdi vergi katkısıyla ülke ekonomisine de yansıyor. Baykar’ın ihracat gelirleri, sadece teknoloji üretiminde değil, devletin bütçesinde de ciddi bir kaynak haline geldi. Bu, stratejik sektörlerin ekonomiye nasıl yön verdiğinin güçlü bir göstergesi.

Tüm bunların yanında siyasetin sıcak gelişmeleri de dikkat çekiyor. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı’nın CHP’den AK Parti’ye geçişi, yerel siyasetin geleceğini ve parti dengelerini yeniden şekillendirecek bir adım olarak görülüyor. Siyasi tercihlerin, hizmet anlayışıyla ve seçmen beklentileriyle nasıl örtüşeceği önümüzdeki süreçte yakından takip edilecek. Çünkü siyasi geçişler yalnızca partilerin iç dengelerini değil, yerel ekonomiden yatırımlara kadar pek çok alanda doğrudan etki yaratıyor.

Sonuçta, bir yanda çalışanların alım gücünü korumaya dönük vaatler, diğer yanda ülkesine milyarlarca liralık vergi katkısı sağlayan iş insanları ve giderek görünür olan kadınlar var.

Ama unutmamak gerek:

Ekonominin gücü sadece tabloların zirvesinde değil, hayatın tam ortasında ölçülür.

Bugün en önemli soru şu:

Bu başarılar ve sözler, toplumun geneline adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir refah olarak yansıyacak mı?

İşte asıl yanıtı beklenen mesele bu.

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER